Şişli Mutlu Son Hizmeti – Masör Ece
Şişli Mutlu Son Hizmeti  – Masör Ece
ÅžiÅŸli Mutlu Son gibi pek çok konuda, kendime özgü görüşlerim yoktu; babam ne derse onları benimsiyordum. AnlaÅŸmadığımız noktalar, baÅŸlangıçta öylesine önemsiz görünüyordu ki, aykırılıklarımızı uzlaÅŸtırmak için aslabir çaba gösÅžiÅŸlidim. Babam, Anatole France’a, yüzyılın en büyük yazan gaslıyle bakardı. Yaz tatilinin sonuna dek, bana Kırmızı Zambak ile Tanrılar Susamışlardı’yı okutturdu. Bunları pek fazla beÄŸenmedim. Babam diretti; bu kere de doÄŸum günü ödülı olarak dört ciltlik Edebiyat YaÅŸamı’nı verdi bana. France’ın, her ÅŸeyin amacını ve kökenini hazza baÄŸlayan görüşü, sinirlendiriyordu beni. ÅžiÅŸli Mutlu Son sanatta aradığı tek ÅŸey, bencil isteklerin doyumuydu, insan ne kadar alçalabiliyordu; France hakkında bu ÅŸekilde düşünüyor; babamın birer sanat yaratıı olarak vasıflandırdıği Maupassant’ın romanlarındaki yavanlıktan tiksiniyordum. Babama, bu görüşlerimi nezaket çerçevesi içinde söyledim; dediklerimi yanlış anladı. BeÄŸenilerimin bir çok ÅŸeyi ittiÄŸinin farkındaydı.
Bazı geleneklere cephe aldığım süre, babam daha da çok sinirlendi. Yılda birkaç kere, ÅŸu veya bu kuzenin evinde tüm aileyi bir araya toplayan yiyeceklere istemeye istemeye katılırdım. Sadece kiÅŸisel duygular önemlidir, rastlantısal kan baÄŸlarının önemi yoktur iddiasındaydım. Oysa babam, aile töresinin sürmesinden yanaydı ve benim duygusuz olduÄŸumu düşünmeye baÅŸladı. Babamın evlilik kavramını benimseyemiyordum. Babam, Mabille ailesi kadar tutucu deÄŸildi, evlilikte aÅŸkın önemli bir yeri bulunduÄŸunu kabul ederdi. Ne var ki, ben aÅŸkı dostluktan ayıramıyordum. Babamsa, bu iki duygunun ortak yönünü göremiyordu bir türlü. Çiftlerden birinin ötekine “ihanet etmesini” kabul edemiyordum; eÄŸer anlaÅŸamıyorlarsa, ayrılmalıydılar.
ÅžiÅŸli Mutlu Son
ÅžiÅŸli Mutlu Son evlilik düzenini bozmasını olaÄŸan karşılaması beni ÅŸaşırtıyordu. Siyasal haklar için de diretecek denli koyu bir kadın haklan savunucusu deÄŸildim; kadınların oy hakkı olmuÅŸ olmamış, zerrece umurumda deÄŸildi. Ancak, bence erkek ve hanım, insan olarak eÅŸit sayılmalıydılar, hanımların da erkeklerin de eÅŸit haklara ve ayrıcalıklara haiz olmasından yanaydım. Babamın “saçı uzun’lara karşı tutumu beni çok incitiyordu. Bütün olarak alındığında, burjuva aÅŸklarının ve ihanetlerinin hafifmeÅŸrepliÄŸi, anlamsızlığı midemi bulandırıyordu. Gaston amcam, kız kardeÅŸimi, bir kuzenimizi ve beni, Büyük AÅŸkla adlı, açık saçıklıkla ilgisi olmayan bir operete götürdü. Eve döndüğümüzde, oyundan nasıl iÄŸrendiÄŸimi, annemleri ÅŸaşırtan bir heyecanla söyledim.
Oysa, Gide ve Prost’u, gözümü bile kırpmadan okuyabiliyordum. Cinsel terbiye mevzusundaki geçerli görüşler, hem hoÅŸgörücü, hem alabildiÄŸine kısıtlayıcı nitelikleriyle ÅŸaÅŸkına çeviriyordu beni. Bir gazetede, kürtajın suç olduÄŸunu okuduÄŸum süre ÅŸaşırdım; insanoÄŸlunun kendi gövdesi içinde olup bitenler, kendinden baÅŸkasını ilgilendiremezdi. Hiçbir düşünce, hiçbir münakaÅŸa, beni bu görüşümden caydıramazdı. Kısa sürede uyuÅŸmazlıklarımız iyiden iyiye su yüzüne çıktı. Babam, hoÅŸgörü gösÅžiÅŸliye eÄŸilimli olsaydı, onu olduÄŸu gibi kabul edecektim. Oysa, ben henüz aslabir ÅŸey deÄŸildim, ne olacağıma karar ver» meye çalışıyordum. Babamın görüşlerinden ayrı fikirlerim ve görüşlerim olması, babamda, bile bile ona karşı çıkıyormuÅŸum izlenimi uyandırıyordu.
Öte taraftan da, babam, benim dolu dizgin yokuş aşağı tutturduğum yolu, benden çok daha açık seçik görebiliyordu. Seçkinler derslikını belirleyen tüm hiyerarŞişliri, tüm kuralları, tüm değerleri yadsıyordum. Bu sınıfa karşı eleştirici tutumumun, sadece onu eski zamanların anlamsız, boş kalıtımlarından kurtarmaya yardım etmek olması gerektiği düşüncesindeydim. Aslen bu görüşüm, seçkinler tabakasının ortadan kaldırılmasını gerektiriyordu. Bence bir tek ve yalnız birey önemli, birey gerçekti.








Son yorumlar